Serkan Altunorak, 24 Aralık 1976 tarihinde Ankara’da doğmuştur. Türk dizi ve sinema oyuncusu ve seslendirme sanatçısıdır.

Adı: Serkan Altunorak
Doğum Tarihi: 24 Aralık 1976
Doğum Yeri: Ankara
Boyu: 1.77 m.
Kilosu:  76 kilo
Burcu: Oğlak
Göz Rengi: Yeşil
Annesi: Figen Altunorak
Kardeşleri: Bir erkek kardeşi var
Instagram: https://www.instagram.com/serkanaltunorak
Evcil Hayvanları: Köpeği Aspen

Ailesi: Ankara’da dekoratörlük yapan babası 2007 yılında vefat ettikten sonra annesi Figen Altunorak İskenderun’a yerleşmiştir. Bir erkek kardeşi var.

Çocukluk yılları: “Kontrollü bir ailem vardı. Özgürdüm ama attığım her adımdan haberdarlardı. Yerinde duramayan bir çocuktum. Mutlu bir çocukluk geçirdim. Harika bir ailem var. Sakindim. Bunların hayatıma olumlu dönüşü oldu. Resme meraklıydım. Lego yapardım. Sürekli yoktan var eden oyunları severdim. Arabaları severdim. Kardeşim dünyaya gelince gözüm gibi baktığım arabaları gözümün önünde yerle bir etti. İlk başta çekişmeli, istenmeyen bir şey ama şimdi onsuz bir hayat mümkün değil. Özellikle babamı kaybettikten sonra iki erkek arasında hayatı bölüşme daha başka oluyor.”

Eğitim hayatı: Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nü bitirdi. Daha sonra Mimar Sinan Üniversitesi’nde konservatuvarın Güzel Sanatlar Bölümü’nden mezun oldu. Amerika’nın en iyi müzik ve sanat okulu ve dünyanın en saygın konservatuarlarından biri olan Juilliard’a başvurdu ve kabul edilince 1998 yılında New York’a gitti, 4 ay eğitim aldı. Daha sonra da New York Film Academy’de 4 buçuk ay kamera dersleri aldı. Amerika’ya tekrar gitti ve Şikago’daki DePaul University, Theatre School’a kabul edildi, bir yıl orada okuduktan sonra dönmek zorunda kaldı 2002 yılında döndü. Döndükten sonra DOT Tiyatrosu’nun açtığı sınavla oraya girdi.

Oyunculuğa ilk adım: 1999 yılında ‘Ayrılsak da Beraberiz’ adlı dizide ‘Unisex Bekir’ karakterini canlandırdı.

Hangi proje ile parladı? Bir konservatuvar öğretmenini canlandırdığı ‘Melekler Korusun’ adlı dizide dikkatleri üzerine topladı.

Kişilik özellikleri: Sıcak, samimi, arkadaş gibi, kendini anlatmayı çok sevmiyor. Hastalık derecesinde titiz, dakik eğlenceli. Yalan dolan sevmiyor. İnsan ilişkilerine 100 kredi ile başlıyor. Güvene çok önem veriyor.

Kişisel gelişim: Şan dersi aldı, sesi güzel, şarkı da söylüyor, 4 arkadaşıyla birlikte kurduğu müzik grubu var. Albüm yapmıyorlar ama stüdyoya gidip çalıp, söylüyorlar. Genelde cover yapıyorlar.

Sosyal: Haftanın 6 günü spor yapıyor, evinde vakit geçirmekten hoşlanıyor.

Düşünce yapısı: Kontrolcü, mücadeleci. “Başıma gelen kaza da dahil hiçbirini kötü algılamadım. Kafamda operasyonun izi var, düzelttirme gereği bile duymadım. Onun önemi var. Her yaşadığımız olay dersleriyle bir şey söylüyor. Ben onu dinlemeyi tercih ettim. Karşılaştığım resim bana iyi
geldi.”

Sette nasıl birisi? Aşırı detaycı, “Bazen can sıkıcı olabiliyorum. Sette de öyle, başkalarına da karışıyorum, tutamıyorum kendimi.“

Mutluluk kaynağı: Mahalle hayatı, çok yakın arkadaşları ile evde vakit geçirmek. “Hala aynı marketten alışveriş yapıyorum, aynı semtte oturuyorum, arkadaşlarım aynı. Sadece mesleğimi yapıyorum. Göz önünde olmanın getirdiği bazı sorumlulukları zaman içinde öğrendim. Sokakta
herkes üstüme atlamıyor. Her şey olması gerektiği gibi. Sevilmek güzel bir şey.”

İlk sinema filmi: Tan Tolga Demirci /Gomeda (2007)

Sette yaşadığı unutulmaz olay: 2006 yılının ekim ayında, Ebru Gündeş ile birlikte rol aldığı İmkansız Aşk dizisinin bir sahnesinde rol gereği Rus ruleti oynaması gerekiyordu. Tabancayı kafasına dayayıp tetiği çektiği anda kanlar içinde yere yığıldı. Kuru sıkı tabancanın dolu unutulması yüzünden ağır yaralandı ve uzun süre tedavi gördü. Dizi ise yayından kaldırıldı.

Aşk tanımı: “Sanırım mantık insanıyım ben, öyle pat diye aşık olmam, şıpsevdi değilim. Ölçüp tartarım, aklıma yatarsa kimseyi takmam. Aşk yaşarken kişi aslında en çıplak halini gösteriyor karşısındakine. Dolayısıyla ben de elimden geldiğince bunu yapmaya gayret ederim. Fakat bir insanın aşk için yapamayacağı şey yokmuş, bunu bizzat yaşadım. Hatta kendime bile çok şaşırdığım dönemler oldu.”

Hayata bakışı: “Ben eskiden çok daha fevri, daha dediğim dedik bir insandım. Yıllar geçtikçe hayat insanı törpülüyor, kırıp döküyor, sonra yeniden topluyor. O yüzden elimden geldiğince ön yargılarımdan kurtulup empati duygusunu kaybetmeyen bir insana dönüşmeye özen gösteriyorum.
Etrafımda olup biten olumsuzluklardan çok çabuk etkileniyorum. Hemen hemen her şeyle ilgili sebep-sonuç ilişkisi kurarım. Kafamın hiç susmaması da sanırım bu yüzden.”

Kariyer planı: Genelde yaptığı işlerin arasına bir sezon ara koyuyor, biraz uzaklaşmak, kendine uzaktan bakmak için.

Gelecek Hayali: En büyük hayali uluslararası bir kariyer. Yaşı çok ilerlemeden kendine fırsat yaratmak istiyor. Planları bunun üzerine kurulu.

Kaygıları:  Farkındalığı yüksek her insan gibi içinde yaşadığımız ülkeyle, kadın olmakla, oyunculuğu mükemmel şekilde icra edebilmekle, ne olursa olsun değişmemekle ilgili kafasında dolaşan bin bir soruya yanıt arıyor. Ama hayatta kendi deyimiyle tam da yanında akıp giden ve çok da müdahale edemediği bir “kanal” olduğunun bilincinde. O yüzden durup dinlenmeyi, dinlemeyi seviyor. “Sevgisizlik büyüyüp saygı ve tahammül giderek azalırken daha özverili olmaya, daha çok empati kurmaya gayret etmeliyiz.”

Hangi rol hayatının dönüm noktası oldu: “Biyografik bir karaktere hayat vermek en büyük hayalimdi. “Muhteşem Yüzyıl”la bu hayalimi gerçekleştirdim. O role hazırlanmak için Taşlıcalı Yahya karakteriyle ilgili 250 sayfalık bir üniversite tezi okudum. Çok büyük bir sorumluluktu bu karakteri canlandırmak. Bu dizinin, bana kazandırdığı tecrübe ve dostluk açısından hayatımda bambaşka bir yeri var.

Kadında çekicilik kriteri: Zeka, öz güven, kadının kendi ayakları üzerinde durması, komik olması ve onu güldürebilmesini önemli buluyor.

Doğa ile ilişkisi: Sokakta bulduğunda bir buçuk yaşında olan köpeği Aspen ile doğada vakit geçirmekten hoşlanıyor.

Hangi sanat eserinden etkilendi? “Thomas Cole’un tablosu, bu resmi gördüğümde ağlıyordum neredeyse, bu kadar detay olamaz. Bu hayatta beni bir sanat eseri kadar etkileyen çok az şey var.”

Neye para harcar?  Bol bol seyahat ediyor, en büyük lüksü bu. Çok fazla gece hayatı yok hobileri için de para harcıyor.

Hobisi: Resim yapmak, genelde yüz ya da desen çiziyor. Ressamları, galerileri takip ediyor, sürreal seviyor.

Eserlerini sevdiği ressamlar: Egon Schiele, Rembrandt, Thomas Cole, Mathew Cerletty.

ÖDÜLLERİ:

Tiyatro Ödülü/ Killology / Direklerarası Tiyatro Ödülleri 2018/”Küçük Salon Erkek Oyuncu”

SESLENDİRDİĞİ KARAKTERLER

Red Kit – Rintintin
Afacan Loie – Glen Glen
Looney Tunes” – Bugs Bunny
Richie Rich – Richie
Smallville – Clark Kent

TV DİZİLERİ

1999 “Ayrılsak da Beraberiz” – Unisex Bekir
2005 “Karım Ve Annem” – Orkun
2006 “İmkansız Aşk” – Cem
2007 “Kara Duvak” – Merdan
2008 “Sınıf” – Umut
2009-2010 “Melekler Korusun” – Erkan
2011 “Bir Günah Gibi” – Suat
2011 “Şüphe” – Tarık
2012-2014 “Muhteşem Yüzyıl” – Taşlıcalı Yahya Dizi
2015 “Aşkın Kanunu” – Vedat
2015 “Evli ve Öfkeli” – Tarık Sönmez
2016 “Cesur ve Güzel” – Bülent Aydınbaş

SİNEMA FİLMLERİ

2007 “Gomeda” – Tolga
2009 “Benim ve Roz’un Sonbaharı” – Metin
2018 “Cebimdeki Yabancı” – Metin

TİYATRO OYUNLARI

2009- Shopping and F**king
Vur Yağmala Yeniden/ Mikado
2007- Kürklü Merkür/ Eliot
Neos Cosmos
2014- Dövüş Gecesi
2018- Killology